Bazen farkına varmadan bir söz söylersin, işte o an karşındakini zayıf noktasından etkilersin.
Bazen susmak gerek,
Bazen hiç susmamak, nefes bile almamak…
Bazen de nefessiz kalacak kadar konuşmak.
An geliyor nefes almak bile can yakıyor. İşte insan o an ne yapacağına karar veremiyor, seviyor, seviliyor, aldatılıyor, üzülüyor vs.
İnsan acı çekiyor, mutlu oluyor bir şekilde öyle ya da böyle hayatını idame ediyor.
Her şeyin bir zamanı var diyor insan, malesef tüm güzellikler bir anda olmuyor.
Önce gülü koklamak için dikenine katlanmak gerek. Belki de elinin kanaması gerek.
Bazen de gülü yetiştirirken fazla su vermekten öldüreceksin ya da fazla ilgisizlikten kurutacaksın.
Her şey senin elinde aslında ya kararında tutacaksın ya da gerisi sana kalmış.
Öyle ya da böyle sonuçlarına katlanacaksın.
Ya bir tane gül yetiştirmek için zamanını harcayacaksın ya da gül bahçesi içinde oradan oraya koşacaksın. (anlayana)
Herkes gül sevmez mesela papatya sevende vardır. ama buradaki “gül bahçesi” temsili onun yerine istediğinizbir çiceği koyabilirsiniz. (:
Bugünlük benden bu kadar sevgili okurlar hep gülmeniz dileğiyle…